Arınç, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi yönündeki süreci sert sözlerle eleştirdi:
"Diploma iptali yanlış. Adaylığıyla ilgili 'kumpas kuruldu' diye düşünenler çok da haksız sayılmazlar.
İdare hukuku profesörlerinin hepsinden dinledim. Bu diploma 35 yıl sonra iptal edilemez. 'Kazanılmış hak' diye bir şey vardır. Bu hak, YÖK karar almadıkça bir üniversitenin yönetim kurulunca iptal edilemez. Bu konuda hukuki yol izlenmelidir."
“Hukuk, siyasetin köpeği olamaz.”
Arınç, son dönemde kullanılan sert söylemler üzerine ise şu uyarıda bulundu:
"‘Hukuk, siyasetin köpeğidir’ ifadesi, sadece yanlış değil, aynı zamanda tehlikelidir, felakettir. Hukuk her şeyin başıdır."
“Siyasi tutukluluk olmamalı. Demirtaş için de aynı şeyi söylemiştim.”
Programın ilerleyen dakikalarında Arınç, Esenyurt merkezli gözaltılar ve son dönem siyasi yargılamalara dair görüşlerini de net bir şekilde ifade etti:
"Siyasi tutukluluk hiç olmamalı — Demirtaş için de demiştim. Esenyurt’tan başlayarak hepsi için yargılamalarda önce iddianame yazılır, suça mahkeme karar verir. Ondan sonra tutuklama ve benzeri hususlar değerlendirilir."
“Özgür Özel’in cunta benzetmesi talihsiz ve iftira niteliğindedir.”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in iktidara yönelik “cunta” benzetmesi de Arınç’a soruldu. Arınç, bu benzetmeye karşı sert bir dille karşı çıktı:
"Kullanılan ifadeler son derece yanlış. Bunlarla Sayın Cumhurbaşkanı'nı itham etmemeli. Cunta askeri bir tabirdir. Biz cuntaların mağduruyuz. Halkın iradesiyle iktidara gelmiş bir kadroya 'cuntacı' demek çok talihsiz ve iftira niteliğindedir."
Hukukun üstünlüğü ve adalet vurgusu
Program boyunca hukukun siyasetten bağımsız işlemesi gerektiğini vurgulayan Arınç, özellikle yargının “kamu vicdanını rahatlatan” bir tutum sergilemesi gerektiğine işaret etti.
Bülent Arınç’ın açıklamaları, yeni yayın dönemine iddialı giriş yapan “Talat Atilla ile Pazar Siyaseti” programının ilk bölümüne damga vurdu.
