Bilim dünyası, uzun süredir Hawaii alan cırcır böceklerinin (Teleogryllus oceanicus) erkek bireylerine odaklanarak bu türün davranışlarını mercek altına alıyordu. Erkekler arası rekabet, ötüş biçimleri ve çiftleşme stratejileri gibi konularda kapsamlı bilgiler elde edilmişken, yeni bir araştırma dişi bireylerin daha önce bilinmeyen sosyal ve cinsel davranışlarını ortaya çıkardı.
Sessiz Erkekler Evrimi Nasıl Etkiliyor?
Cırcır böceklerinde "flatwing" adı verilen genetik mutasyon, bazı erkeklerin karakteristik çiftleşme çağrısı olan ötüşlerini yapamamasına yol açıyor. Bu sessiz erkekler, ötüş sesine yönelen ölümcül parazitik sineklerden korunarak hayatta kalma şanslarını artırıyorlar. Bilim insanları, bu evrimsel avantajın dişi bireylerin sosyal davranışları üzerindeki etkilerini araştırmaya yöneldi.
Kadınlar Arasında Anten Teması ve Isırma
Araştırmalarda en sık gözlenen davranış anten teması oldu. Erkek ötüşü çalınan deney ortamlarında bu temaslar daha sık ve daha uzun süreli gerçekleşti. Genellikle saldırgan olmayan bir keşif davranışı olarak yorumlanan bu temas, erkek sesinin varlığında arttı. İlginç bir şekilde, dişi bireyler arasında ısırma davranışları da yine erkek sesi olan ortamlarda daha yaygındı. Erkeklerde başa yönelen bu tür saldırılar, dişilerde karın ve bacak gibi bölgelere yönelmişti.
Sessiz ortamlarda ise cırcır böceklerinin birbirinden kaçma (örneğin uçma) davranışı daha sık görüldü. Bu da sosyal etkileşimlerin, özellikle rekabet ve saldırganlık düzeylerinin, işitsel çevre koşullarına duyarlı olduğunu gösterdi.
Dişi-Dişiye Cinsel Davranış İlk Kez Belgelendi
167 bireyin dahil edildiği deneysel süreçte üç vaka doğrudan cinsel davranış olarak kaydedildi. Bunlardan ikisinde dişiler birbirini "üstlendi" (mounting), birinde ise bu davranış açıkça kabul edildi. Bu bulgu, cırcır böcekleri tarihinde belgelenmiş ilk dişi-dişiye cinsel davranış olarak literatüre geçti.
Araştırmacılar, bu tür davranışların cinsel yönelime dair bir işaret mi yoksa sosyal öğrenme ya da çevresel uyarılara verilen bir tepki mi olduğunu belirlemek için daha fazla veriye ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
Bu dikkat çekici bulgular, cırcır böcekleri gibi nispeten iyi çalışılmış türlerde bile hâlâ keşfedilecek çok şey olduğunu gösteriyor. Ayrıca hayvan davranışlarının evrimsel, çevresel ve toplumsal faktörlerle nasıl şekillendiğine dair önemli ipuçları sunuyor.