CHP'nin 5'inci Genel Başkanı, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Onur Kurulu Başkanı Altan Öymen, 19 Temmuz'da çoklu organ yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
TGC, Öymen'i '28. Meslekte İz Bırakanlar' toplantısıyla andı. Burhan Felek Konferans Salonu’nda yapılan etkinliğe; Altan Öymen’in dostları, çalışma arkadaşları, gazeteciler, yazarlar ve aile üyeleri katıldı.
Etkinlikte; Öymen’in hem gazetecilik hayatı hem de siyasi kariyerine dair anılar paylaşıldı, görüşleri ve bıraktığı miras konuşuldu.
ASLI ÖYMEN’İN BABASI İLE YAPTIĞI RÖPORTAJ İZLETİLDİ
Toplantıda; gazeteci, Muhalif yazarı Aslı Öymen’in, babası Altan Öymen ile 2020 yılında gazetecilik üzerine yaptığı 6 dakikalık bir röportaj da izletildi. Altan Öymen’in meslek anlayışını ve gazeteciliğe bakışını kendi sözleriyle aktardığı video, salonda duygusal anlar yaşattı.
VAHAP MUNYAR: HER ÇAĞIRDIĞIMIZDA YANIMIZDAYDI
TGC Başkanı Vahap Munyar’ın moderatörlüğünü üstlendiği ilk oturumun konuşmacıları; Cumhuriyet gazetesi yazarı Orhan Bursalı, T24 yazarı Yalçın Doğan, Gazete Oksijen yazarı Sedat Ergin ve gazeteci-yazar Yazgülü Aldoğan oldu.
Vahap Munyar, Altan Öymen’in çalışırken çok titiz ve dikkatli olduğunu anlatarak, “Altan abim ekonomiyle ilgili bir şey yazacağı zaman bizi etrafına toplar, ‘Çocuklar, bir anlatın bakayım. Ben okudum ama okuduğumla yetinmeyeyim, siz de anlatın.’ derdi. Yazısını yazdıktan sonra da mutlaka birimizi çağırır, okuturdu ve öyle sayfaya girerdi. Altan abi, disipliniyle her toplantımıza katılırdı; her çağırdığımızda yanımızdaydı” ifadelerini kullandı.
ORHAN BURSALI: ‘ALTAN ABİNİN KİTAPLARI YAKIN TARİHİMİZİ ANLATIYOR’
Cumhuriyet gazetesi yazarı Orhan Bursalı, Altan Öymen ile bir anısını şöyle aktardı:
“Altan abiyle bir röportaj yapacaktık. Basın tarihinde ilk kez böyle bir röportaj yayınlanacaktı.
Ben, mümkün olduğu kadar hiçbir şeye karışmamaya çalıştım. Çünkü bu, bir yazarın gazeteciye verdiği bir röportajdı. Fakat Altan abi, benden de fikir alma inceliğinde bulundu; ‘İsim altını sen yazar mısın?’ dedi bana.”
Öymen’in kaleme aldığı kitaplara da değinen Bursalı, “Altan abinin kitaplarını çok sevdim. Bayağı bir karıştırdım hepsini. Ben, onun kitaplarını yakın tarih kitabı olarak görüyorum. Çok hoş hikâyeler anlatıyor” dedi.
SİBEL GÜNEŞ: ‘BİRÇOK ÖNEMLİ GÖREVDE BULUNMASINA RAĞMEN NEZAKETİNDEN HİÇBİR ŞEY KAYBETMEDİ’
İkinci oturumun moderatörlüğünü ise TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş gerçekleştirdi. Oturumda; Altan Öymen’in kızı ve gazeteci-yazar Aslı Öymen, Altan Öymen’in yeğeni ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Prof. Dr. Örsan Öymen, Sözcü TV programcısı İpek Özbey ve TGC Sosyal İşler Komisyonu Üyesi Ayşegül Dora söz aldı.
Altan Öymen’in tüm gazeteciler için bir rol model olduğunu belirten Sibel Güneş, “Bu meslekte yapılabilecek birçok önemli görevde yer almış ama nezaketinden, hoş görüsünden hiçbir şey kaybetmedi. Tüm meslektaşlarına eşit davranmayı büyük bir başarıyla gerçekleştirdi” dedi.
ASLI ÖYMEN: ‘ONU ÇOK ÖZLEYECEĞİM’
Daha sonra söz alan kızı ve Muhalif yazarı gazeteci Aslı Öymen, “Kızı ve meslektaşı olarak Altan Öymen'in en çok hangi özelliğini özleyeceksin?” sorusuna, “En çok O’nu özleyeceğim… Onu çok özleyeceğim” yanıtını verdi.
“Babamdan çok şey öğrendim” diyerek sözlerine devam eden Öymen, duygularını şu sözlerle dile getirdi:
“‘Babamla bir saatim daha olsaydı O’na ne derdim?’ diye düşündüm. Şunu derdim: ‘Baba merak etme biz iyi olacağız. Merak etme, ben senden o kadar çok şey öğrendim ki, neyi nasıl isteyeceğini biliyorum. Merak etme, ben senin yazılarına, kitaplarına, kütüphanene sahip çıkacağım.’”
Babasının hayatını kaybetmeden önce yazımını tamamlayamadığı kitapları olduğunu aktaran Aslı Öymen, “Onların bir kısmı bitmek üzere, titizliği yüzünden bitmedi aslında. 3-4 tane kitap var, 2 tanesi baskıya verilse basılacak durumda… Babama, ‘Merak etme ben o kitapları yardımlarla, gazeteci arkadaşlarının desteğiyle bitireceğim’ derdim. Bir de onu çok sevdiğimi söylemek isterdim” diye ekledi.
ÖRSAN ÖYMEN: ‘HEM GAZETECİLİK HEM DE SİYASET ALANINDA TÜRKİYE’YE ÇOK BÜYÜK KATKILAR SAĞLADI’
Altan Öymen’in yeğeni ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Prof. Dr. Örsan Öymen ise, “Amcam hem gazetecilik hem de siyaset alanında Türkiye’ye çok büyük katkılar sağlamış ve emekler vermiş birisi” diye konuştu.
“Amcam hiçbir zaman emekli olmadı” ifadeleriyle devam eden Öymen, “Son ana kadar yazılarını yazdı, siyasetle ilgilendi. Akciğer kanseri olduğu halde Saraçhane’de 19 Mart darbesinden sonra o soğukta parti otobüsüne çıkıp 1 saatten uzun bir süre CHP üzerindeki baskılardan dolayı dayanışma sergilemek için otobüsün üzerinden halkı selamladı. Cumhuriyet’teki son yazısı da ölümünden birkaç hafta önce yayınlanmıştı” dedi.
