Haber: Öğr. Gör. Umut Elbir – A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı | İstanbul Bilgi Üniversitesi
________________________________________
Deprem Gerçeği ve Unutulan Riskler
Türkiye, dünyanın en aktif deprem kuşaklarından biri olan Alp-Himalaya kuşağı üzerinde yer almakta ve ülke topraklarının %92’si deprem riski altındadır (AFAD, 2023). 2023 Kahramanmaraş depremleri, 11 ili etkileyerek yaklaşık 50 binden fazla vatandaşın hayatını kaybetmesine, 100 bine yakın kişinin yaralanmasına neden olmuş, milyonlarca insanı doğrudan etkilemiştir.
Ancak aradan geçen zamanla birlikte kamuoyunda deprem algısı zayıflamakta, önleyici tedbirler ikinci plana atılmaktadır. Oysa bilimsel veriler, hazırlıklı olmanın can kayıplarını ve ekonomik yıkımları büyük ölçüde azaltabileceğini net biçimde ortaya koyuyor.
________________________________________
Bilimsel Veriler Ne Diyor?
• Japonya Afet Önleme Ajansı’nın (FDMA) 2021 Raporu’na göre, yapısal olmayan tehlikelerin giderildiği evlerde ölüm riski %64 daha az.
• ABD FEMA (Federal Emergency Management Agency), evinde acil durum planı olan ailelerin, olmayanlara kıyasla afetten sağ kurtulma oranının %42 daha fazla olduğunu belirtiyor.
• Türkiye’de AFAD 2022 Anketi: Her 10 kişiden yalnızca 2’si evinde acil durum çantası bulunduruyor; işyerlerinde bu oran %10’un altında.
________________________________________
Evlerde Alınması Gereken Bilimsel Önlemler
Evlerin deprem anında ve sonrasında güvenli hale gelmesi için bilimsel yöntemlerle belirlenen bazı kritik önlemler şunlardır:
1. Yapısal analiz: Binaların taşıyıcı sistemleri (kolon-kiriş) uzmanlar tarafından kontrol edilmeli.
2. Mobilya sabitleme: Japonya’da zorunlu olan bu uygulama, iç mekanlardaki ölüm ve yaralanmaları %45 azaltıyor.
3. Acil durum çantası: Su, fener, radyo, ilk yardım seti ve kişisel belgeleri içeren çantaların evde hazır olması öneriliyor.
4. Toplanma alanı bilgisi: Türkiye’de e-devlet üzerinden erişilebilen “Afet Toplanma Alanları” mutlaka öğrenilmeli.
________________________________________
İşyerlerinde Depreme Hazırlık
Deprem sadece bireysel değil; toplumsal ve ekonomik bir krizdir. Özellikle sanayi bölgelerinde yaşanacak aksaklıklar, iş sürekliliğini kesintiye uğratarak ciddi mali kayıplara neden olabilir.
Dünya Bankası’nın 2020 tarihli afet dayanıklılığı raporuna göre, bir afetin ardından üretimin tamamen durması, bir şirketin yıllık gelirinin %35’ine kadar zarar görmesine neden olabiliyor.
İş yerlerinde alınması gereken temel önlemler:
• Acil durum eylem planı ve tahliye senaryoları yazılı ve eğitimli olarak hazır bulunmalı.
• Deprem tatbikatları, çalışanlara yılda en az bir kez uygulanmalı.
• Raf, makine, cihaz sabitlemeleri yapılmalı; sismik güvenlik şeritleri kullanılmalı.
• Kritik verilerin yedeklenmesi ve afet sonrası iş sürekliliği planı oluşturulmalı.
________________________________________
Dünyadan Bilimsel ve Yasal Uygulamalar
Ülke Uygulama Etkisi
Japonya Tüm okul ve kamu binalarında yılda 2 kez deprem tatbikatı yasal zorunluluk Risk farkındalığını %60 artırıyor
Şili 50+ çalışanı olan tüm iş yerlerinde “afet yöneticisi” istihdamı Müdahale süresinde %40 iyileşme
ABD (Kaliforniya) Sismik izolatör sistemi, yeni kamu binalarında mecburi Yapı deformasyonunu %80 azaltıyor
Yeni Zelanda Ev güvenlik kiti alımlarında devlet teşviki Acil durum hazırlığında %30 artış
________________________________________
Deprem Sonrası Yapılması Gereken Bilimsel Adımlar
1. Hayatta kal pozisyonu (çök-kapan-tutun) uygulanmalı.
2. Elektrik, doğalgaz ve su vanaları kapatılmalı (yangın riski azaltılır).
3. Binadan güvenli şekilde tahliye edilmeli; asansör kullanılmamalı.
4. Yetkililerin çağrılarına göre hareket edilmeli, bilgi kirliliğine karşı resmi kaynaklar takip edilmeli.
5. Psikolojik ilk yardım ve topluluk desteği, iyileşme sürecinin önemli bir parçasıdır.
________________________________________
Topluma Çağrı: Bilinçli Hazırlık, Bilinçli Toplum
İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Umut Elbir, yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verdi:
“Deprem bir doğa olayıdır, felakete dönüşmesi ise insanların hazırlıksızlığıyla ilgilidir. Evde, işte, okulda… Her yerde hazırlıklı olmak zorundayız. Bugün yapmadığımız hazırlık, yarın geri dönülemeyecek kayıplara neden olabilir.”
Elbir, özellikle belediyeler, OSB’ler ve eğitim kurumlarının afet farkındalığını artırıcı uygulamaları yaygınlaştırması gerektiğini vurguladı.
Depremin zamanı bilinmez ama etkileri tahmin edilebilir. Bilimsel veriler ışığında atılacak her adım, hem bireysel hem toplumsal kayıpların azaltılmasında büyük fark yaratacaktır.
Unutmayın: Deprem değil, ihmalkârlık öldürür!
Öğr. Gör. Umut Elbir
İstanbul Bilgi Üniversitesi – Mülkiyet Koruma ve Güvenlik Bölüm Başkanı
www.umutelbir.com