Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu, “Bazı Kanunlar ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”ni görüşmek üzere Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ yönetiminde toplandı. Görüşmeler sırasında AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin ile CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır arasında “jammer” (sinyal kesici) kullanımı üzerinden hararetli bir tartışma yaşandı.
“CHP'nin İstanbul algısı, Goebbels taktiğiyle örtüşüyor”
AK Parti Rize Milletvekili Harun Mertoğlu, milletvekillerine tanınan 1 dakikalık söz hakkı kapsamında yaptığı konuşmada, CHP’nin İstanbul’daki yolsuzluk iddialarına yönelik açıklamalarını eleştirdi. Mertoğlu, “Eğer büyük bir yalanı sık sık tekrarlarsanız, insanlar eninde sonunda buna inanır” diyerek Nazi Propaganda Bakanı Goebbels'in sözünü hatırlattı ve CHP'nin çocuk kumbarası üzerinden yürüttüğü söylemi "algı operasyonu" olarak niteledi. Mertoğlu'nun sözlerine CHP sıralarından sert tepki geldi.
“Devletin dinleme yetkisi yoksa bu görüntüler nasıl elde edildi?”
Tepkiler üzerine söz alan CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Mertoğlu’na yanıt vererek, bazı milletvekillerinin “bilmeden, duymadan” algı yaratmaya çalıştığını belirtti. Başarır, “Masumiyet karinesi ayaklar altına alındı. Ekim ayında başlatıldığı söylenen bir soruşturmada, daha önceye ait otel görüntüleri nasıl elde edildi? Mahkeme kararı olmadan insanlar izleniyor mu?” diye sordu.
“Siyasette böyle bantlama görmedim”
Başarır’ın sözleri üzerine tekrar söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, bantlama ve jammer kullanımına dair eleştirileri değerlendirdi. Zengin, “Bugüne kadar siyasette böyle bir uygulamaya şahit olmadım. Özel güvenliklerce yapılan bu girişim hukuken de, teamül açısından da kabul edilemez. Her şeyin kayıt altında olduğu bir ortamda neyi gizleyeceğiz, neyi bantlayacağız?” dedi.
“Jammer kullanımı keyfî hale geldi”
Başarır ise jammer kullanımının kamu güvenliği bahanesiyle keyfî hale geldiğini öne sürdü. “Siz dinlenmeyin diye jammer kullanıyorsunuz ama biz konuşurken mobese görüntüleri servis ediliyor. Bu çift standardı kabul etmiyoruz” diyerek, İçişleri Bakanı’na çağrıda bulundu: “Soruşturma 18 Ekim’de başlıyor ama 6 Ekim’e ait otel kayıtları elde ediliyor. Bunun cevabını verin.”
“İçişleri Bakanı kendini mi dinliyor?”
Başarır, sözlerinin devamında, İçişleri Bakanı’nın jammer kullanımını reddetmesine tepki gösterdi: “Bakan kendi kendini mi dinliyor? Vallahi, söylediklerini yeniden dinlemeye ihtiyacı olabilir” diyerek ironik bir ifadeyle Bakan’ın açıklamalarını eleştirdi. Bu sözler salonda gerginliğe neden oldu.
Zengin'den tepki: “Hasta demeden eleştirilebilirsiniz”
AK Parti'li Zengin, Bakan'a yönelik "hasta" ifadesini kınadı. “Eleştiri elbette yapılabilir ama hakaret etmeden. Sayın Bakanımız görevini büyük bir ciddiyetle yürütmektedir. Toplantılarda jammer kullandığına dair bir bilgi yok. Sadece gerektiğinde, güvenlik amaçlı olarak yolculuklarda kullanılabilir” dedi.
“Koruma talebim reddedildi, tehdit altındayım”
Başarır ise söz hakkı alarak kişisel güvenliğine ilişkin çarpıcı bir açıklamada bulundu: “Son haftalarda ciddi tehditler aldım. Ailem de koruma talep etti ama reddedildi. Buna karşılık bazı dini grupların önderlerine çakarlı araç ve koruma veriliyor. Bu nasıl bir adalet anlayışı?” dedi.
Meclis'te tartışmalar devam edecek gibi
Gergin geçen oturumda taraflar arasında zaman zaman tansiyon yükseldi. Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, milletvekillerinin 1 dakikalık konuşmalarının ardından doğan polemiklerin grup başkanvekili düzeyinde cevaplandırılacağını duyurdu.