Marmaray'da saldırıya uğrayan baba olayı nedir? Deniz Eroğlu kimdir, neden dövüldü?

Dün Marmaray'da yaşanan olay Türkiye'yi derinden sarstı. Bir babanın iki evladının yanında saldırıya uğraması ve burnu kırılması büyük tepkilere neden oldu. Saldırıda söz konusu iki kişi gözaltına alındı ve bir kişi tutuklandı. Peki Deniz Eroğlu kimdir, neden dövüldü?

İstanbul Maltepe’de Marmaray trenine iki çocuğuyla birlikte binmek isteyen bir baba, hiç beklemediği şekilde darbedildi. Olayın görüntüleri sosyal medyada infiale yol açarken, yaşananlar hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ciddi bir travmaya işaret ediyor. Peki Marmaray'da saldırıya uğrayan baba olayı nedir? Deniz Eroğlu kimdir, neden dövüldü?

Marmaray'da saldırıya uğrayan baba olayı nedir? Deniz Eroğlu kimdir, neden dövüldü?

Saldırının mağduru Deniz Eroğlu, yaşadığı şiddet anlarını ve sonrasındaki süreci kamuoyuyla ilk kez paylaştı. Eroğlu’nun verdiği ifadeler, yalnızca fiziksel bir saldırının değil, aynı zamanda toplumun günlük yaşamında giderek yaygınlaşan bir tahammülsüzlüğün de fotoğrafını sunuyor.

“Çocuklarımın Yanında Yumruk Yedim”

46 yaşındaki Deniz Eroğlu, Marmaray’a binerken yaşanan tartışmanın, sıradan bir iletişim kopukluğunun hızla fiziksel şiddete dönüştüğünü belirtiyor. Kapıda bekleyen bir kadınla yaşadığı kısa diyaloğun ardından olayın kontrolden çıktığını ifade eden Eroğlu, “Çocuklarımla trene binmeye çalışırken kapıda bir hanımefendi duruyordu. Ona ‘niye burada duruyorsunuz?’ diye sordum. Tepki olarak ‘şuradan geçsene’ dedi. Bu cevaba sinirlenince ‘toplu taşıma kuralları var’ diyerek uyardım” dedi.

Kadının bu diyalog sonrası ağlamaya başladığını ise o an fark etmediğini söyleyen Eroğlu, tartışmanın kısa sürdüğünü, ancak ağlayan kadını gören başka bir yolcunun duruma müdahil olmasıyla olayın büyüdüğünü ifade etti.

“Yumruk Atıp Kaçtı, Çocuklarım Donup Kaldı”

Asıl şiddet olayının trenin dışında gerçekleştiğini belirten mağdur baba, “Bir adam beni dışarıda ittiriyordu, konu zaten orada ilerledi. Trenin kapısı kapanırken bir diğeri bana yumruk attı ve kaçtı. Burnum kırıldı, dikiş atıldı. En kötüsü çocuklarım o an yanımdaydı, travmayı birlikte yaşadık. Onların gözleri önünde dayak yedim. Psikolojimiz alt üst oldu” diye konuştu.

Olaydan sonra çocuklarını öğretmen olan eşine teslim eden Eroğlu, saldırganlardan birinin ineceği durağı bildiğini ve orada tekrar karşılaştıklarını anlattı. “Süreyya Plajı’nda ineceğimi biliyordu. Kendisi de orada indi. Akrabalarını çağırmış. 4-5 kişi birden üzerime geldiler. Sağlık çalışanıyım, iki yerimden kırığım var. Ameliyat olmam gerekebilir. Şikayetçiyim” sözleriyle yaşadığı fiziksel zararın ötesindeki tedirginliği aktardı.

VİDEO KAYDINI ALAN KİŞİ KONUŞTU

olay anını video kaydına alan Fuat Kozluklu , video öncesini de anlatarak olayın gerçek yüzünü anlattı.

Fuat Kozluklu X'te yaptığı paylaşımda, olayın başlangıç anını şu şekilde anlattı:

'Vicdani borcum olarak dün öğleden sonra Marmaray’da seyahat ederken önümde yaşanan ve yumruklu kavgaya dönüşen olaya dair birebir tanıklığımı aktarmak isterim. Konunun bu denli lince varacağını düşünmemiştim.

Mesele görüntülerde izlenenden ibaret değildir, kavgaya dönüşme aşamasında bir gazeteci refleksiyle video kaydına başladım. Öncesinde olanları anlatmak gerekiyor.

İki çocuğuyla Marmaray vagonuna sanırım Erenköy ya da Bostancı’dan binen beyefendi, kapının kenarında duran ve telefonla konuşan genç hanımefendiye, “niye burada duruyorsun, çocuklarımla girmeye çalışıyorum, zorlandılar. Ya ayakları takılıp sıkışıp düşselerdi” diyerek çıkıştı.

Genç kız “affedersiniz” karşılığını verdi, özür diledi. Oysa vagona biniş kapısının ortasından rahatlıkla girilebiliyordu. Vagon içi güvenlik kameraları kaydetmiştir diye düşünüyorum. Sürekli toplu taşımayla seyahat ettiğim için çok sık görüyorum, kapının sağında solunda her zaman birileri duruyor maalesef. Kimisi bir iki durak sonra ineceği için vagonun iç kesimlerine ilerlemiyor. Kimisi de kalabalığa karışmak istemiyor. Ya da yol boyunca dışarıyı görüntülüyor, fotoğraf çekiyor. Ancak bu acı olayın yaşandığı sırada çocuklu beyefendinin geçişini zora sokan bir kalabalık yoktu.

Burnu kırılan beyefendi vagona bindikten ve kapılar kapandıktan sonra söylenmeye devam etti. Dakikalarca sürdü bu durum. Sanırım 5-6 dakika… Kapıda duran hanımefendi de ağlamaya başladı. Bunu gören yolcular adama “yeter yahu susun, kapatın konuyu” diye uyarıda bulundu.'

Kozluklu, kavganın babanın susmaması nedeniyle gerçekleştiğini anlattı.

Fuat Kozluklu paylaşımının devamında kavga anını anlattı:

'Ne yazık ki çocuklarının elini tutan adam susmadı, söylenmeye devam etti. Olayın müştekisi durumuna düşen iki kişi de ağlayan genç kızın durumundan hareketle “yeter artık ulan, ne bu kadar büyüttün be” gibi sözlerle adama doğru yürüdü. Ben de cep telefonumun kamerasını açıp kayda başladım. Tutuklanan kişi, çocuklu babaya Marmaray durağa yaklaştığı sırada “çık dışarı” dedi ve yumruk atıp vagondan indi. Marmaray hareket etti.

Diğer genç de söylenerek burnu kırılan adama yanaştı ve onu ittirdi. Taraflar Süreyya Plajı durağında indi. Adamın burnundan oluk oluk kan geliyordu. Herkes şoke olmuştu. Marmaray özel güvenlik elemanları koştu geldi. Burnu kırılan adam kendisine sözlü ve fiziki müdahalede bulunan mavi gömlekli gençten şikâyetçi olduğunu bağırdı. Sonra da kız arkadaşıyla konuşarak uzaklaşan gencin arkasından koşup yumruk attı. Sonrasında Marmaray hareket etti. Tanıklığım bundan ibaret.

Temennim, iki tarafın da öfkelerine yenik düşüp hatalar yaptığı bu tatsız hadisenin farklı boyutlara tırmanmadan kapanmasıdır. Her gün toplu taşıma araçlarında seyahat ettiğim için söylemeliyim ki öfke kontrolünde sıkıntılarımız var.'

İLGİLİ HABERLER